Klasik malzeme listesinin kap kacak yemek malzemesi uyku
tulumu mat çadır yürüyüş ayakkabısı, tozluk , yürüyüş çubuğu taşımadan olanı.
Bir de ne getirirseniz getirin, hamallar taşıyor, sizin taşımanız yasak!
Kısaca, yürüyüş çorabı bolca, termal içlik 2 çift, yağmur
geçirmeyen Goretex veya muşamba alt üst yağmurluk ve pantalon, iki çift
eldiven, balaklava, Polar ceket, ilk yardım malzemesi, kafa feneri, fotoğraf
makinası, enerji barları, temizlik malzemesi, ıslak mendil!!!, güneş gözlüğü ve
kremi ve ufak bir sırt çantası. Gerisini veriyor ya da kiralıyor şirketler.
Ben hesapta iki kişilik nir gruba dahil olacaktım ama
klasik bavul kaybetme ve onun gelmesini en az üç gün bekleme hadisesi yüzünden,
diğer iki kişi aşağıda kaldı ve ben tek başıma başladım. Kilimanjaro kuralları
gereği, benim grubum, bir rehber, bana yemek pişiren ve o yemekleri taşıyan bir
aşçı, benim eşyamı ve çadırımı taşıyan bir hamal aynı zamanda yemek servisi
yapıyor, bir de ateş yakmak yasak olduğu için gaz tüpü, mini Aygaz
boyutlarında, taşıyan bir hamal olmak üzere ben artı dört kişiyiz. Tamamen
lordluk, eski zaman sömürgesindeyiz sanki ama zamanında sistemi Norveçliler
kurmuş ve sistem sayesinde bir çok kişi iş sahibi olmuş ve para kazanıyor. Hem
şirketlerden para alıyorlar gün başına hem de zorunlu bahşiş uygulamasından.
Yani hesap yaparken bahşişleri de eklemek lazım. Günlük olarak hamallara 10$ ,15$
asistan rehber ve aşçıya ve 20$ Başrehbere veriliyor grup olarak müşteri başı
değil.
Park girişinde 3 yerde çok sıkı kontrol var, yeterli
eleman kullanılıyor mu ve hamallar fazla yük taşıyor mu diye. Gercekten de
şaşırtıcı. Hamal olarak başlıyorlar, sınavları verip asistan rehber sonra da
rehber olarak çalışıyorlar. Rehber olarak çalışabilmek için 3 senede bir
testten geciyorlar, eğer kalırlarsa hamallığa geçici olarak geri dönüyorlar.
Benim tecrübem bütün rehberlerin rotaların tamamını ki 4tane ana rota var)
grupları çok iyi yönettiği, mesafeli olduğu, çok iyi İngilizce konuştuğu ve
olumsuz bir durumda hemen müdahale ettikleri, sürekli bilgi verdikleri yönünde.
Aşçılar ve verdikleri yemek de inanılma fazla ve çok lezzetli. Hep değişik
yemekler var ama çay servisi, çorba veya sabah porridge değişmez menuler ve iyi ki de öyle. Öğle
yemeği LunchBox'ları bile hep birbirine benzer. Benim tahminim bunun bile bir
kuralı oldugu. Bir de her kamp yerinde nereden geliyorsun nereye gidiyorsuna
bakan keza yolda da devriye yapan rangerlar var. Yani herşey tamamen kontrollü
hava hariç. Güneş kremi getirip güneş yerine yağmur ve kar görebilirsiniz:-)
No comments:
Post a Comment