Wednesday, 11 February 2015

Day3 - 01.01.2015 ABEL TASMAN NATIONAL PARK - PANCAKE ROCKS - PUNAKAIKI





Sabah kahvaltı ertesi ilk olarak Abel Tazman Milli Park'ınin girişindeki water taxi'nin kalktigi yere gittim. Abel Tazman, Yeni Zellanda'nin en cok ziyaretci ceken parklarindan. Yemyeşil orman ve altın sarısı kumsalların buluştuğu cennet bir köşe. Cadiri olanlar uzun sureli konaklayabiliyor, cunku her kumsalın bir yemek pişirme ve tuvalet bölümü var. Haliyle kamp malzemesi olan herhangi biri rahatlıkla kumsal kumsal kamp yapıp gezebilir, geri dönmek için de deniz taksisini (sürat motorlarını) kullanabilir. Ya da yürüyerek de geri dönmek mümkün. Ya da parkin diger tarafina kadar cikip oradan devam da edilebilinir.
Bu bolgede ve NZ’nin cogunda bazi saatlerde gel-git var, haliyle bunu gozonunde bulundurmak lazim her zaman. Yani su cekilmisse, koyu yuruyerek sahilden gecmek mumkun, zaten koyda olan teknelerden veya yuruyenlerden belli oluyor.


Sabah hareket eden ilk water taxi’ye binmek uzere bulusma noktasina gittim, beni bekleyen water taxi deniz taksisi traktorun ustundeydi. Gel-git nedeniyle deniz taksisi yani water taxi (yani 8-10 kisilik surat motorlari) traktor ustunde kiyiya kadar gidiyor, oradan da suyun derin oldugu yere kadar. Bizim ve diger musteriklerin traktorleri suya romorkunda surat motoru ile girdi, sonra da suyun derin oldugu yere kadar yavastan motorla devam ettik. 



Benim planim ayni yeri iki kere yurumek istemedigim icin, Deniz taksisi ile parkın en yukarısına kadar çıkmak oradan da yavaşça milli parkın başladığı yere yuruyerek dondum. Yol boyunca deniz taksisini kullanan kaptan her koyun isminin nereden geldigini, hangi Hobbit veya Lord of the Rings filminde kullanıldığını, aynı şekilde deniz aslanı ve penguen kolonilerini gösterdi. 





Parkın tamamı, inanılmaz güzel sahil ve orman birlikteliğinde ve aynı şekilde dalgasız (ki Yeni Zelandada aslında sahiller cok dalgali) kumsalların olmasıyla inanılmaz. Yavas yavas yuruyorum, cok fazla yuruyen var, gel git kumsallari ve orman ici ice gecmis. Cok keyifli bir yuruyus ama gunes kremi 50 koruyucu olmasina ragmen yakiyor. Aksam üstü 4 gibi başlangıç noktasındaydım. Butun yuruyus yollari cok iyi isaretlenmis, kac km kac saat kaldigi belli, keza tuvaletler de dusunulmus. Bu arada parka giris bedava.











Abel Tazman’in en meshur aktivitesi yuruyus degil esasinda. Burada sea-kayak kullanmak, gercekten de cok guzel, hem deniz sakin hem de inanilmaz gizli kiyi kose, koy, sahil ve magara var hem de penguen ve fok’lar var ama hep sea-kayak ile ulasilabilecek yerlerde. Ne yazik ki dün ve aynı şekilde bugün de sea kayak kiralama çabalarım boşuna, tek başıma olunca sea-kayak kiralamiyorlar, başına bir şey gelir diyerek. Haliyle bir uzun gün daha kumsalları ve koyları seakayak ile gezme planlarım boşa çıktı. Yoksa burası 2-4 gün gezmek için ideal. 





Yapacak çok fazla birşey yok, zaten hostellerde de bu aksam icin kalacak yer de olmayınca düştüm yola. Önce gold coast'da yüzme molası arkasindan da gun batiminda fotograflamak icin meshur PanCake Rocks’a dogru yola cakiyorum. 


Pancake Rocks, Punakaiki National Park’inin icinde yer alan, inanilmaz bir doga olusumu.  Büyük okyanus dalgalarının kayalıkların altından geçerek büyük deliklerden gökyüzüne doğru fışkırdığı Pancake Rocks Punakaiki’deki günün son uğrak yeri. Pancake Rocks’a adini veren burun, anayoldan 3-5 dakika yurume mesafesinde. Dedigim gibi inanilmaz bir doga olusumu, sirri ismi gizlinde diyeyim. 







Tasman denizine paralel giden “West Coast Road”, ünlü motosiklet tasarımcısı John Britten’ın dedesi tarafından motosiklet için özel olarak dizayn edilmiş dünyadaki en iyi motosiklet yolu. Hava yağmurlu ama yol cok ama cok güzel, heryerde motorsikletlileri uyaran tabelalar var. Ilginc bir sekilde hic motorsikletli gormedim, ama yol ve yola eslik eden deniz manzarasi yine cok guzeldi.

No comments:

Post a Comment