Gercek Cile Yolu -- Dusanbe yolu- Anlatilmaz yasanir
Sabah güzel bir kahvaltının ardından Ishkasim'in
dışında kurulacak pazar yerine doğru yola çıkıyoruz. Vardığımız anda hızla
gelen bir araba yayalara çarpmamak için sanırım takla atıp sağımıza düşüyor.
Ucuz atlattık. Pazar açılmamış, açıldığı bölgeye bir köprüden geçerek gidiliyor.
Esasında bölge Tajikistan sınırları içinde ama Afganistanlıların gelip mal
satmaları için böyle bir düzen kurulmuş. Torbalardan ve yazilardan anladigim
kadariyla yine Aga Han’in isbirligi veya yaraticiligi ile. Afganistan
tarafından gelen saticilari bırakınca askerler geçici olarak, renk geliyor
pazara. Yüzler farklı, keza kıyafetler inanılmaz farklı. Pazar cok kalabalik ve
3 para birimi geciyor. Genelde ayni seyleri satsalar da, alim satim cok yogun. Pazarlıkla
Afgan şapkası (beresi) ve posu/fular alıyorum, Afganistan'a gidince yabancılık
çekmemek için.
Pazar'dan sonra ilk hedefimiz Khorog'a gidip
Dushanbe'ye giden uçağı yakalamak ve yer varsa Dushanbe'ye geçmek. Daha evvel
helikopter de olduğunu duymuştuk, sayımız da fazla olunca helikopterle gideriz
en kötü dedik.
Khorog'a vardigimizda ikinci ucak kalkmak uzereydi
Dushanbe'ye. Bazi gunler 1 bazi gunler 2 ucak seferi oluyormus. Ikinci ucak
kalkma saatinden az once vardik, saat 14:30 gibi. AMA ucak dolu, 18kisilik olunca yer
bulmak imkansiz, zaten 2-3 gundur ugrasiyoruz telefonla en azindan bir yer
bulmak icin AMA sansimiz yaver gitmiyor bir turlu. Burada da sorumluyu ikna
etme cabalarim sonuc vermiyor belki yarinki ucakta yer olabilecegini soyluyor.
Bahsettigi ucak gunun ikinci ucagi yani var mi yok mu belli degil. Bilet var mi
peki? Bugunden bilet yok belki yarin olacak ucak kalkarsa dusanbe'den ikinci
sefer icin. Helikopter’i de zenginler kiralamis, o yuzden o da devre disi,
kafamiz dagiliyor. Zengin darken, buralarda pek alisik olmadigimiz bir kavram
gibi ama sonra aklimiza geliyor, Khorog’da gordugumuz ultra luks (uzaktan) Serena
Inn hoteli geliyor aklima. Neyse Stan’larda ulasim boyle ne yazik ki. Saka gibi
planli degil plansiz bir durum var. Bize soylenen bir hafta onceden biletlerin
bittigi. Peki neden biletler karaborsa? Sebebi, devlet yollarini yapmiyor, yol
varla yok arasında. O yuzden dunyanin en kotu yollarindan birinde 16 saat
seyahat edip ucak bileti ile hemen hemen ayni parayi odemek var diger
alternatif olarak.
Biz soforumuz var onunla gideriz derken kazin ayaginin
oyle olmadigini biraz sonra ogreniyoruz. Soforumuzle herhalde anlasiriz bir
sekilde ucak fiyatina diye dusunurken bize gidis donus fiyatina bir yolculuk
onerince (4 kisi icin 800$) mecburen planimizi degistirdik. Sabah tanistigimiz Dusanbe
ye gidecek olan ve araba ya ihtiyaci olan 2 Israilli backpacker’i aradik ve
onlari planimiza dahil etmek istedik, 6 kisi olursak fiyat ucuzlar diye
dusunerek onlari davet ettik. Ama onlar bizden daha ucuza baska bir jip bulduklarini
soylediler. Sonucta biz onlarin planina dahil olduk. Adam basi 70Usd ye
gidecegiz ama kelle koltukta o kesin. Yaklasik 3 saat aldi gelmeleri. Gelince
bir de yemek yedi sofor ve arkadasi(yanina uyumamasi icin on koltuga arkadasini
almis - butun gece uyudu). Arabamiz bu sefer daha buyuk bir jip (Toyota Land
cruiser) 7 kisilik modeli. Ama tam da bizim soforumuz Mo’nun dedigi gibi cok
yuksek sesle muzik dinliyor, surekli sigara iciyor, surekli mola veriyor. Tam
bir iskence, bir de aldigi benzin bozuk cikinca yolculuk tam bir macera sekilde
gecti. Khorog - Dusanbe arasinda bildigimiz anlamda bir yol yok. Cok bozuk bir
dag yolu, ucurum kenari gidiyor yolun buyuk cogunlugu. Asfalt belki 30km de var
onu da bir Turk sirketi yapmis. Gece dolunay isiginda nehir boyu ilerliyoruz.
Nehir Afgan sinirini belirliyor kilometrelerce. Inanilmaz guzel bir manzara.
Bazen ufak bazen buyuk Afgan koyleri var solumuzda. Yol cok tehlikeli ve muzik
de cok yuksek sesli olunca uyumak mumkun degil. Sofor'un arkadasi horluyor,
mecburen Ben devreye giriyorum, rusca biliyor sofor, onu uyanik tutmak icin
saatlerce konusuyorum sonunda o pes ediyor, uyuyacak yer bakiyor. Oyle her yeri
de begenmiyor, arabada uyumazmis pasa. Sonunda ucuncu yerde gozden kayboluyor,
1,5 saat sonra tekrar yine ayni yuksek sesli muzik, bozuk benzin, sigara ve
ucurum kenari iskencesi devam ediyor. Saatlerce yol gidiyoruz, yolda polisler
durduruyor, soforun taxi lisansi yokmus. Elini siktigi her polise 3-5somon
veriyor. Rusvet diyor ne yapalim burasi boyle diye siritiyor. Vergi cok
diyor memlekette.
Yol berbat durumda. Ya cipler var ya da Opel Astra
lar. Astra fabrikasi Tacikistan da mi diye soruyorum sofore. Calistigi yerden
sormusum, guluyor:-) parcasi cok ucuz bunlarin diyor, AMA soylemiyor neden ucuz
oldugunu yedek parcasinin, Sonucta Tajikistan in kecisi :-) benim bildigim az
da yakmaz ama şöför ısrarcı kokluyor benzini diyor, dağlarda ne dizel ne de gaz
kullanıyor ovadakinin tersine.
Bu ulke tam anlamiyla sofor ulkesi. Sofor isen kralsin
bu ulkede (digerlerinde de). Istedigin muzigi dinlet (biz 200 kusur defa ayni
sarkiyi dinledik, defalarca uyarmamiza ragmen), sigara ic camlar kapali, on
koltuga istedigini oturt, surekli dur kalk uyu vs. Bizim sofor haftada bir
calisiyormus. Cok para kazaniyorum diyor, dedim biliyorum. Ucakla rekabet
ediyorsunuz diyorum. Guluyor.
Muavin uyaniyor, karni acikmis, sabah kahvaltisi
molasi veriyoruz. Zaten mola vere vere geldik, Eyvallah bir de kahvalti olsun.
Kahvalti bitince tuvaletin yerini soruyorum, ilk sok tuvalette. Genelde kapi
olmaz AMA tek tuvalet olur, yani tahtalarin arasinda bir delik. Bunda 2 tane
var:-) bir de iki erkek hem buyuk abdest hem de koyu muhabbet :-) Ben iceri
girince ikisi de çömelmiş olan adamlar el sallayıp selam verdiler:-) ne diyeyim
iyi hela keyifleri:-)
Araba bozula bozula tam 16 saatin sonunda vardı
dusanbe ye. Ben de oradan taksi ile 25,000som direkt sınıra devam ettim. Taksi
de hem turk dizisi seyretmiş hem de TR ye gitmiş iki kişi vardı. Sayelerinde
bütün Türk dizileri ile ilgili bilgim arttı aynı şekilde bol bol
diktatörlerinden şikayet ettiler. Hatta birisi bu aksam ben de kal sana yemek
yapayım sabah gidersin dedi. Biraz abartılı bir misafirperverlik hali.
Özbekistan'a geçmek için Tursunzade sınır kapısını
kullandım. Tacik tarafı çok rahattı, hiç yormadan geçiriyorlar. Selamın Aleyküm
Brat! Nasılsın Brat? Yine gel Brat! Bütün stan larda en çok kullanılan kelime
bence 'Brat'. O kelime ruscaya eklenince sanirsin aile’den biri.
Çıktıktan sonra Özbek tarafına geçerken gezici döviz
büfeleri var :-) gölgede göbeğini kaşıyan biri Özbek parası lazım mı diye
sordu. Ondan biraz döviz aldım, kur 3000 karaborsa da ama olsun seklinde
2800'den. Özbek sınır kontrolü biraz uzun sürüyor, herseye tek tek bakılıyor.
Çanta ve üst araması olagan. Cep telefonları laptop lar cd ler kitaplar
aranıyor. Kitap, CD var mı ilk soru. Ne kitabı ikinci soru. Dini veya seksi bir
kitap cd dvd broşür var mı yok mu sorusu bol.
Neyse bombos olan ve tek basima girdiğim gümrükten 40
dakikada çıkıyorum. Abartili bir guvensizlik hali hakim Ozbekistan’da.
Özbekistan topraklarındayım:-) sınır sehire uzak.
Nasıl gidilir peki? Sınırın çıkışında bekleyen Taxi-dolmuşlarla. En yakın şehir
Denou, 20-25 dakika mesafede. Oradaki otobüs terminalinden de başka şehirlere
taksiler kalkıyor. Denov'a kadar 5000 oradan da 15000uzbeksom vererek termez'e
geldim. Taksi’ler 4 kisi olmayinca kalkmiyorlar, o yuzden biraz zahmetli, ya da
diger yolcularin parasini vereceksin. Yol bir mola ile 2,5 saat sürdü. Harita
da uzak gibi gözüküyor ama esasında çok hızlı kullanıyorlar şehirler arasında.
Herkeste radar detector var. Yuksek sesli müzik, sigara işkencesi de devam
ediyor. Bir de sürekli birilerini arıyorlar, bitmeksizin. Anlaşılır gibi değil.
Sonunda baska bir taksi ile LP’de gordugum otele (Surhan
Atlantic / 2227599) vardim. hem yer var hem de eski bir sovyet (ayni eski
Intourist) oteli az rotuslu, hem de fiyati bedava (35000Uzsum) saka gibiJ Nostaljik eski Kazakhstan gunleri gibi. Tam film :-) Ozbekistandayiz ama
oteli ruslar yonetiyor, cok eski bir jenerasyon, mavi onlukler, perma saclar,
komik terlikler, yas ortalamasi 55-60. Sanki eski Rusya'da bir yerlerdeyim.
Eşyalarımı bıraktım hemen dışarıda para bozdurmam lazım. Bir de internet lazım.
Malum bu otelde Internet yok, zaten ülkede internet yok gibi.). Dışarıda bir
taksi bekliyor, konuştuk Alişer’miş adı şöförün. Para bozdurmak için kimse
bankaya gitmiyor, herkes pazarda bozduruyor ve kazık yemek mümkün çünkü
memlekette bozuk para yok en ufak para birimi de 1000uzbsom banknote olunca
100$ için bir torba parayı saymak dert.
Neyse Aliser sağolsun bir arkadaşına götürdü. Bir
bisküvi kutusu ile aşağı indi arkadaşı. Ici para dolu ama 500euro yoktur :-)
ben 100Euro bozdurdum. Bütün ceplerim doldu. Alişer'in arkadaşı iki gun sonra
yine gelirsin diyor Acele etme bozdurmak icin diyor tasiyamazsin hepsini.
Turkcell(telia sonera) istiraki Ucell'den 10$'a, 1Gb internet ve dakikalarca
konuşma. Özbekistan görece olarak daha ucuz diğer yerlere göre.
No comments:
Post a Comment